Hatay, binlerce yıldır medeniyetlere ev sahipliği yapmış, zengin tarihi ve kültürel mirasıyla Türkiye’nin en özel şehirlerinden biri olmuştur. Ancak 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremler, bu kadim şehri derinden yaralamıştır. Depremin yıkıcı etkisi, on binlerce binayı kullanılamaz hale getirmiş, yüz binlerce insanı evsiz bırakmıştır. Bu büyük felaketin ardından devlet, tüm imkanlarını seferber ederek Hatay’ı yeniden ayağa kaldırmak için kapsamlı bir seferberlik başlatmıştır. Bu makalede, deprem sonrası Hatay genelinde yürütülen konut projeleri, yerinde dönüşüm hamleleri ve şehri eski canlılığına kavuşturmayı hedefleyen diğer projeleri detaylı bir şekilde ele alacağız.
Deprem Sonrası Hatay, Depremin Yıkıcı Etkisi ve Acil Eylem Planı
6 Şubat depremleri, Hatay’ın Antakya, Defne, İskenderun ve Samandağ gibi en kalabalık ilçelerinde büyük yıkıma neden olmuştur. Sadece binalar değil, altyapı da ciddi hasar görmüştür. Elektrik, su, doğal gaz ve iletişim hatları kesilmiş, ulaşım yolları kapanmıştır. Bu tablo karşısında ilk aşamada enkaz kaldırma ve arama-kurtarma çalışmaları hızla başlatılmıştır. Ardından, depremzedelerin barınma ihtiyacını karşılamak için geçici konaklama alanları, çadır kentler ve konteyner kentler kurulmuştur. Bu acil eylem planının yanı sıra, asıl hedef olan kalıcı konutların yapımına yönelik çalışmalar da eş zamanlı olarak başlamıştır.
Hatay’da Konut Seferberliği: Hedefler, Tamamlanan ve Devam Eden Projeler
Devletin deprem sonrası en öncelikli projesi, depremde evini kaybeden vatandaşlar için modern, güvenli ve dayanıklı konutlar inşa etmektir. Bu amaçla, Hatay genelinde birden fazla lokasyonda toplu konut projeleri başlatılmıştır. Bu projeler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile TOKİ (Toplu Konut İdaresi Başkanlığı) iş birliğinde yürütülmektedir.
Hatay’da hedeflenen konut ve köy evi sayısı 254.195’tir. Bu büyük hedef doğrultusunda çalışmalar hızla devam etmektedir.
Güncel verilere göre, Hatay’da tamamlanan ve hak sahiplerine teslim edilen konut ve işyeri sayısı 32.160’tır. Ayrıca, çeşitli törenlerle toplu anahtar teslimleri de yapılmaktadır. Son teslim töreninde 22.239 konutun daha hak sahibi belirlenmiştir.
Devam eden projelere bakıldığında, 2024 sonuna kadar 44.227 konut ve işyerinin teslim edilmesi hedeflenmektedir. Bu sayının 2025 yılı sonunda 158.169 konut ve işyerine ulaşması planlanmaktadır. Özellikle Hatay Dikmece’de 10.335 konutun inşası devam etmektedir. Hassa’da ise 3.878 konuttan oluşan projenin yapımı tamamlanarak teslimata başlanmıştır.
- Antakya’da Yeni Şehirler: Antakya’nın çevresinde belirlenen güvenli zeminlere, deprem yönetmeliğine uygun, az katlı ve modern binalardan oluşan yeni yaşam alanları inşa edilmektedir. Bu projelerde sadece konutlar değil, sosyal donatılar, parklar, okullar, camiler ve ticaret merkezleri de yer almaktadır.
- İskenderun’da Güvenli Konutlar: İskenderun’un depremden etkilenen bölgelerinde, zemini sağlam alanlarda yeni konut projeleri hayata geçirilmektedir. Özellikle sahil şeridinin yeniden yapılandırılması, şehrin estetik ve fonksiyonel açıdan iyileştirilmesi hedeflenmektedir.
- Kırıkhan, Hassa, Defne ve Diğer İlçeler: Depremden etkilenen her ilçede, vatandaşların barınma ihtiyacını karşılamak üzere konut projeleri devam etmektedir. Bu projelerde bölgenin coğrafi yapısına ve kültürel dokusuna uygun mimari tasarımlar tercih edilmektedir.
Yerinde Dönüşüm: Şehri Kendi Köklerinde Yeniden İnşa Etme
Toplu konut projelerinin yanı sıra, devletin bir diğer önemli hamlesi de Yerinde Dönüşüm Projesi‘dir. Bu proje, depremde yıkılan veya ağır hasar alan binaların bulunduğu arsalara, vatandaşların kendi rızasıyla yeni ve güvenli konutlar yapmasını teşvik etmektedir. Bu projenin temel amacı, Hataylıların, komşuluk ilişkilerinin ve sosyal bağlarının güçlü olduğu kendi mahallelerinde kalmasını sağlamaktır.
Deprem Sonrası Hatay Yerinde Dönüşüm Projesi kapsamında, hak sahiplerine inşaat maliyetlerinin bir kısmını karşılamak üzere hibe ve uygun faizli kredi destekleri sağlanmaktadır. Ayrıca, ruhsat ve imar izin süreçleri hızlandırılmıştır. Bu sayede, vatandaşlar müteahhitlerle anlaşarak veya bireysel olarak kendi evlerini yeniden inşa edebilmektedir. Bu model, hem kentsel hafızanın korunmasına katkı sağlamakta hem de inşaat sektörünü canlandırarak yerel ekonomiyi desteklemektedir.
Şehri Ayağa Kaldıran Diğer Projeler
Konut ve yerinde dönüşüm projeleri, Hatay’ın yeniden imarı için atılan en önemli adımlardır. Ancak depremin yaralarını sarmak için sadece binaları yapmak yeterli değildir. Şehrin altyapısının, sosyal hayatının ve ekonomisinin de yeniden canlandırılması gerekmektedir. Bu kapsamda devlet ve yerel yönetimler tarafından birçok proje hayata geçirilmektedir:
- Altyapı Yenileme: Depremde hasar gören su, elektrik ve kanalizasyon hatları hızla onarılmakta ve modernize edilmektedir. Bu sayede, yeni yerleşim yerlerinin altyapı sorunsuz bir şekilde entegre edilmesi sağlanmaktadır.
- Sanayi ve Ticaretin Yeniden Yapılandırılması: Hatay, tarım ve sanayi alanında önemli bir merkezdir. Depremde hasar gören sanayi siteleri ve küçük sanayi siteleri yeniden inşa edilmektedir. İşletmelere hibe ve faizsiz kredi destekleri sunularak ekonominin çarklarının yeniden dönmesi hedeflenmektedir.
- Tarihi ve Kültürel Mirasın Restorasyonu: Hatay’ın Antakya Uzun Çarşı gibi tarihi mekanları, depremden ciddi hasar görmüştür. Bu mekanların aslına uygun olarak restore edilmesi için projeler başlatılmıştır. Bu sayede şehrin kimliğini oluşturan tarihi dokunun korunması amaçlanmaktadır.
- Eğitim ve Sağlık Alanları: Depremde yıkılan okullar ve hastanelerin yerine, modern ve güvenli yapılar inşa edilmektedir. Bu sayede vatandaşların eğitim ve sağlık hizmetlerine kesintisiz bir şekilde erişimi sağlanmaktadır.
Deprem sonrası Hatay’ın Geleceğe Yönelik Umut ve Kararlılık
Deprem sonrası Hatay’ın yeniden imarı, sadece binaların inşasından ibaret bir süreç değildir. Bu süreç, aynı zamanda bir şehrin ruhunu, sosyal bağlarını ve kültürel dokusunu yeniden inşa etme çabasıdır. Devletin, sivil toplum kuruluşlarının ve vatandaşların iş birliğiyle yürütülen bu devasa seferberlik, Hatay’ın küllerinden yeniden doğacağını göstermektedir. Projelerin hızla ilerlemesi ve tamamlanmasıyla birlikte, Hataylılar daha güvenli, daha modern ve daha yaşanabilir bir şehirde geleceğe umutla bakacaktır. Bu yeniden doğuş hikayesi, hem Türkiye’ye hem de dünyaya, afetler karşısında gösterilen direncin ve dayanışmanın en güzel örneği olacaktır.













